27 Ağustos 2012 Pazartesi

Quenn Elizabeth II - Diamond Jubilee


            İngiltere'deyken kraliyet ailesi ve kraliçe çok ilgimi çekti.Hala krallık kültürünün devam ediyor olması ve bu yüce saygı bende müthiş bir merak uyandırdı.Buckingham sarayına giderken kraliyet ailesi ile ilgili güzel yayınlar ve hediyelik eşyalar satan bir mağazaya girdim.
Kraliçenin tüm yaşamını bebekliğinden günümüze kadar anlatan aşağıdaki kitabı aldım.Albümü 2 saatte bitirdim,çok akıcı bir dille yazılmış ve fotoğraflı olduğu için kolay takip ediliyor.
Arşivim için güzel bir kayıt,isteyenlere okumaları için verebilirim

İngiltere Maceram-Temmuz 2012

Uzun zaman olmuştu öğrenci olmayalı,özgürce gezmeyeli,acele etmeden yaşamayalı...
Yoğun iş hayatımda 2 haftalık bir nefes gibi geldi Bournemouth'daki "Management & Business Skills" eğitimi bana.Hem dinlendirdi hem düşündürdü hem de keyifle gezmemi sağladı.

Aslında herşey Aykut Oğut'un "Evrenden Torpilim Var" kitabıyla başladı,kitabın felsefesi çok basit,"evrene sipariş ver,olsun".Ben de öyle yaptım ve oldu.

Çalışırken çok uzun izin alamam diye 2 haftalık sertifikalı eğitimleri araştırdım ve Bournemouth'daki "Management & Business Skills" eğitimine denk geldim.
Eğitimin içeriğindeki konular aslında benim hep bildiğim konulardı;ancak hem bir tazeleme olsun hem de farklı bir kültürde böyle bir eğitim alarak dilimi zenginleştirmek istedim.İyi de oldu,bol bol vaka çalışması yaptık,eğitimler yorucuydu ama eğlenceliydi.18-45 yaş arasında dünyanın dört bir tarafından öğrenciler vardı;İtalya,Moldova,Rusya,Arabistan,Tayland,Güney Kore,Ukrayna,...
BBSI Sınıf Arkadaşlarım
İlk hafta İtalyan bir grupla beraber gezdim,malum İtalyanlar da bizim gibi rahat bir millet olduğu için iyi anlaştık.Benim ilk haftamın sonunda onların eğitimleri bitmişti ve bir veda partisi yaptık Bournemouth sahilinde.Bournemouth İngiltere'nin Antalya'sı gibi bir yer,yazın nadide sıcak olan 3-4 haftasında yerli yabancı turistle dolup taşıyor.Okyanusta denize girmek hoş bir duygu,ama su oldukça soğuktu,bizim Ege gibi geldi bana.Neyse gelelim İtalyanlara...Veda partisi için akşam 6'da toplanalım dedik,8'de ancak toplanabildik,9 'da en geç mangal yanmış olsun dedik 10'u gecerek ancak yemek yiyebildik.Planlarda hep bir sapma var:) Çok tanıdık geldi bana:)))
Buarada aşağıdaki fotoğrafta sadece 6 tane Türk var,yabancı yerde insan kendi ülkesinin insanlarını konuşmadan anlayabiliyor,bakalım siz de anlayabilecek misiniz...
Cevabı merak edenler benle bağlantıya geçebilir...
İtalyanlara Veda Partisi
İlk haftanın sonunda önceden planladığım 2 günlük Londra gezisini yaptım ve Londra'nın merkezindeki turistik yerlerinin hemen hemen hepsini gezdim;London Eye,Big Ben,Trafalgar Meydanı,Covent Garden,Buckingham Sarayı,Hyde Park,Tower Bridge,Piccadily,...
London Eye'dan Big Ben Görüntüsü

  



Westminster Abbey


Londra müthiş organize bir şehir ve lokomotif endüstrilerinden biri dil eğitimi olsa gerek.O kadar çok farklı ülkeden insan vardı ki sokaklarda...Tam bir dünya şehri,bu sebeple bütün levhalar,işaretler,yönlendirmeler gayet net ve anlaşılır.Şehri gezmek için detaylı sokak haritalardan almak kafi.
2012 olimpiyatlarının yapıldığı sırada İngiltere'de olduğum için sokaklardaki olimpiyat eğlencelerine ve 1-2 müsabakaya denk geldim,birini London Eye'dan çektim,diğeri ise bisiklet turu;Buckingham Sarayı'nın yanındaki yola kurulduğu için izleyebildim,benim için çok anlamlı oldu,tarihe şahitlik ettiğimi hissettim.


Buarada olimpiyatlar sebebiyle Buckingham Sarayındaki nöbet değişim törenini göremedim,bir dahaki sefere inşallah ...

Bayrak gönderde,Kraliçe evde...



Kraliçenin 60.yılı olduğu için elmas yılı şerefine çok güzel bir biyografisini ve taç giyme töreninin CD'sini aldım.Özellikle kitap çok güzel,kraliçenin kendi elyazısıyla mektupları var,bebklikten günümüze kadar pekçok bilgi var.Buarada kraliçe çok iyi bir şekilde ata biniyormuş,gençliğinden kupaları bile var.Şaşırdım ama hayran kaldım bu özelliğine...

Buarada Hyde Park'ta çok ilginç bir ağaç gördüm ve çekmeden edemedim...İçine de girdim,doğal mağara...

İngiltere'nin en sıcak döneminde orda olduğum için şanslıydım,ancak ikinci hafta bana İngiltere'de olduğumu hatırlattı;bulutlar ve yağmur,hatta hırka ve yağmurluk,...

Yanında kaldığım kadın tipik bir İngiliz idi,aynı evde 4-5 öğrenci kaldık,güzel paylaşımlardı,hergün derste yaptığımız vakalardan örnekler veriyordum evdekilere,vakalar ilginç olduğu için akşam muhabbetleri de keyifliydi.Son hafta yolları iyice öğrendiğim için eve yürüyerek döndüm,1 saat yürüyordum ama bir yere yetişmek gibi bir telaşım olmadığı için benim için çok huzurluydu.Genel anlamda çok dinlendim,bazen kaçmak lazım.

Diane ve ev arkadaşlarım
Bu gezi sınırlarımı genişletti ve kısa sürede harekete geçip böyle bir şeyi yapabildiğime göre biraz daha uzun zamana yayarak çok şey yapabileceğime ikna etti beni.
Hedefim tüm dünyayı gezmek,yeni yerlerin planlarını yapmaya başladım bile:)

İnşallah bir gün dünyayı gezip,gezdikleri yerleri anlatan ve bundan ticari kazanç sağlayan bir duruma gelirim

Evrene gönderdik bakalım mesajı:)